Yeni YÖK denklik yönetmeliği 15 Mart’ta çıktıktan 10 gün kadar sonra, değerlendirmelerimi içeren bir mercek dizisi yazmaya başlamıştım. Özellikle bir süre bekledim, çünkü yönetmelikler üzerinde geniş çaplı düşünülmeden çıkarılıyor ve “tepkiler” gelince revize ediliyor.
İlk tepkiler sonrası, YKS ek kayıt dönemi açılmasının ardından, 28 Mart’ta bir revizyon daha yapıldı. Bu kez:
İlk 1.000’e giren üniversitelerden mezun olacaklar için, kayıt olunan yıl YKS’ye girme zorunluluğu kaldırıldı.
Denkliğin doğrudan verilebilmesi için üç listede ilk 400’de olmak, SYBS gerekip gerekmediğine karar verilerek denklik verilebilmesi için ilk 1.000’de olmak yeterli olacak.
İlk 1.000’de olmayan üniversitelere kayıt yaptıracak olanlardan tıp, diş hekimliği, eczacılık ve hukuk bölümlerini hedefleyecekler için ise, mezun olduklarında denklik almak için üniversiteye başladıkları yıl YKS’ye girmiş ve sıralama şartını sağlamış olmak zorunluluğu getirildi.
Yönetmelikte hala önemli eksiklikler var, ama en önemlisi ve en büyük kitleyi etkileyecek olanı YKS sıralaması koşuluydu. Kalkmış olması sevindirici.
Yönetmelik üzerine yapılan tartışmalarda gündeme gelen “madem o kadar iyi bu öğrenciler, YKS’yi de başarsınlar da görelim” bakış açısı ise çok yüzeysel. Nedenlerine biraz ışık tutalım.
Dünya sıralamasında üst sıralarda yer alan üniversitelere kabul alabilmek için, yüksek akademik yetkinlik odaklı, uluslararası tanınırlığı olan diploma programlarına devam edip, ek sınavlara girmek, ayrıca analitik düşünme, yaratıcı çözüm üretebilme gibi kişisel nitelikleri geliştirecek programlara katılmak gerekiyor.
YKS başarısı ise, göreceli olarak daha basit soruları olası en hızlı şekilde çözmeye bağlı.
Detaylandırmak için AP Calculus sınavını ele alalım. İlk bölümünde, çoktan seçmeli 45 soru için 105 dakika ayrılıyor. Bunların 30’unda hesap makinesi kullanılabiliyor ve soru başına 2 dakika düşüyor. 15’inde ise hesap makinesi kullanılamıyor ve soru başına 3 dakika veriliyor. İkinci bölümde ise çoktan seçmeli olmayan, gençlerimizin artık hiç aşina olmadığı yazılı yanıtlanacak 6 soru yer alıyor ve soru başına düşen süre 15, toplam süre 90 dakika. Üstelik bu sorulardan ikisinde grafik özellikli hesap makinesi kullanabiliyorsunuz.
Seçkin bir yabancı üniversiteye girebilmek için öğrencilerin seçebileceği 40’a yakın AP sınavı var. Bunlardan sadece biri olan AP Calculus, 51 soru ve 195 dakikalık bir sınav.
YKS’nin ikinci aşaması olan AYT’de ise toplam süre 180 dakika. Fen bilimleri, matematik, sosyal bilimler ve edebiyat başlıklarından 40’ar sorudan toplam 160 soru var. Adaylar soruların tümüne zaman ayırmak isterlerse - ki iyi sıralama için olmazsa olmaz- soru başına 1 dakikadan biraz fazla zamanları var. YKS’nin ayırdediciliği bu nedenle kötü.
YKS, gençleri “haydi hızla çöz bakalım” diye motive ediyor ve sonuçları “en hızlıdan en yavaşa” sıralıyor. AP gibi nitelikli akademik yetkinliğe odaklanan sınavlar ise bilginin ve pratikliğin yanı sıra, daha kompleks problemlerle analitik düşünebilme becerisini ölçmeye odaklanıyor.
Müfredat aynı olsa bile, soru nitelikleri ve sınav yapısı itibariyle “Onu yapan bunu da yapıversin” demek mümkün değil. Yüzlerce soru bankası bitirip onbinlerce soru çözerek -işin özünde soru tipi ezberleyerek- YKS'ye hazırlanan gençlerin de AP gibi sınavlarda başarılı olması çok zor.
Kommentare