15 Mart 2024’de yayınlanan YÖK Denklik Yönetmeliği ile, YÖK’ün -önceden de oldukça paşa gönül kriterlerine göre işleyen- denklik kurallarında yeni düzenlemeler yapıldı.
Yayınlandığı gün panikle atılmış pek çok mesaj geldi telefonuma. “Sakin olalım, bizi bağlayan bir durum yok” yanıtı verebildiğim için mutluyum, çünkü danışanlarıma YKS’ye mutlaka girmelerini şart koşmak ve dünya sıralamasında ilk 500’e girmeyen üniversiteleri önermemek temel prensiplerim arasında.
Tüm öğrencilerim yurtdışı başvuruların hemen hemen tamamlandığı Şubat ayı itibariyle YKS’ye odaklanmaya başlarlar. Sıralama baskısına girmeden, bilinçli ve stressiz bir çalışma dönemi sonunda gayet başarılı sonuçlar alırlar. Ve yurtdışına giderler. Çünkü üniversiteyi yurtdışında okuma kararı, akşamdan sabaha alınan fevri bir karar değildir.
Bir kanun, kararname veya yönetmelik çıktığında, detaylı ve yazılı inceleme yapmaktan özenle kaçınıyorum, çünkü maalesef eleştirmemek mümkün olamıyor. Üzerinde konuşmak için bile bir süre beklemek akıllıca çünkü büyük olasılıkla revize ediliyor. Nitekim yönetmelikte en çok eleştirilen ve “YKS kayıt dönemi bitti, bu seneden geçerli sıralama şartı mı olur” eleştirilerine bir “çözüm” üretildi. Beklenti, “hiç değilse önümüzdeki yıldan itibaren geçerli olsun” idi, onun yerine 25-29 Mart arasında YKS ek kayıt dönemi açıldı. Böylece bu yıl yurtdışı üniversite hedefleyen, bu yüzden YKS’ye yönelik hazırlık yapmayan adayların da ülkemizdeki eğitim sistemi mağdurları arasına katılması sağlanmış oldu.
11. sınıftan başlayarak gece gündüz hazırlanılan bir sınava, 80 günde ne kadar hazırlanılabilirse o kadar hazırlanacak gençler artık. Sizce aralarında kaç kişi “keşke hiç yurtdışı hedeflemeseymişim” diyordur sizce? Peki, “İyi ki yurtdışında okumaya karar vermişim. Böyle aceleye gelmiş, ne amaca hizmet etmeye çalıştığı anlaşılamayan yönetmeliklerle işletilmeye çalışılan, sistemsizliğin kural haline geldiği bir ortamda nasıl akademik başarıma ve hedeflerime odaklanabilirdim?” diyenlerin azınlıkta mıdır? Hepsinde ortak olan tek şey, sınav kaygısının tavan yapmış olması.
Potansiyeli yüksek, iyi yetişmiş insanına hoyratça davranmayı temel prensip edinen bir sistem(sizlik)le ne yapmaya çalışıyoruz? Bu yönetmelikle başlayarak -ve işten güçten fırsat buldukça- mercek altına alacağım.
Comments