Amerika üniversitelerine kabul almak için not ortalamasının çok önemli olduğunu sürekli söylerim ama tam anlaşılmadığını da hissederim her zaman. Bir öğrencinin Harvard’a kabul alabilmesi için nasıl bir not ortalamasına sahip olması lazım, ya da not ortalaması düştükçe kabul olasılıkları nasıl değişiyor? Gelin birlikte son üç senenin Harvard kabul istatistiklerine bir göz atalım:
Kaynak: Harvard Common Data Sets 2020 - 2021 - 2022
GPA (Grade Point Average) Türkiye ile Amerika’da farklı ölçeklendirilen bir gösterge. 4.00 üzerinden değerlendirilen Amerikan not ortalaması, Türkiye’deki 100’lük not sistemine lineer olarak çevrilmiyor.
100’lük sistemden 4’lük sisteme çevirirken, ortalamanın ağırlıklı mı (weighted) ağırlıksız mı (unweighted) hesaplandığını da dikkate almak gerekiyor.
Türkiye’de not ortalamalarının ağırlıksız (unweighted) hesaplanıyor. Çevrim tablosu şu şekilde:
Amerika’daki liselerde ise, bizdekinin aksine, öğrenciler, lise yıllarında alacakları dersleri ve zorluk derecelerini kendileri seçebiliyorlar. Bu nedenle pek çok seçkin Amerikan lisesi, IB/AP notlarının Honors derslerinin yani öğrencinin ders seçimindeki zorluk derecesinin not ortalamasına yansıyabilmesi için ağırlıklı (weighted) ortalama kullanıyor. Ağırlıklı ortalama kullanıldığında, öğrencinin ortalaması 4.50-5.00’e kadar yükselebiliyor.
Son olarak Harvard’ın son üç yıllık kabul istatistiklerini içeren tabloyu ekleyeyim:
Kabul alan öğrenci sayısının başvuran öğrenci sayısına olan oranını gösteren Kabul Oranı (Admittance Rate) en düşük okullardan biri olan Harvard, kayıt yaptıran öğrenci sayısının kabul alan öğrenci sayısına oranı olan Kayıt Oranı (Enrollment Rate) en yüksek okul - evet, Harvard’dan kabul aldığı halde kayıt yaptırmayı tercih etmeyen yaklaşık %20’lik bir kesim var :)
Şimdi bu tabloları birleştirerek okuyalım:
Lise ortalamanız 93’den düşükse Harvard’a kabul alabilme olasılığınız çok düşük.
Harvard’a kabul alan öğrencilerin %70-75’i tam not ortalamasına (perfect grade) sahip, bu da yüzlük sistemde 93 ve üzerine karşılık geliyor.
3.75-3.99 aralığını da eklediğimizde oran %93-94’e ulaşıyor. Yüzlük sistemde 90-92 arasına karşılık gelen bu ortalamada kabul oranları yaklaşık %20’ler civarında.
Kabul alan öğrencilerin lise not ortalamasına baktığımızda %70-75’lik kesimin genel olarak 4.00’ın üzerinde bir ortalamaya sahip olduğu sonucunu çıkarıyoruz.
Başvuran öğrencilerin %95’inden fazlası kabul alamıyor.
Mükemmel bir ortalama, Harvard ya da diğer seçkin amerikan üniversitelerine girmek için maalesef yeterli değil. Tüm öğrencilerin -ortalaması ne olursa olsun- sosyal ve bilimsel ders dışı alanlardaki (extracurricular) etkinlikleriyle zengin bir profil yansıtmaları gerekiyor.
Harvard Kabul ve Burs Dekanı William Fitzsimmons, üniversitenin, mükemmel ortalamaya sahip öğrencilerden beş dönemi dolduracak kadarını reddettiklerini açıklamıştı.
Mükemmel ortalama ile reddedilen binlerce öğrenci varken daha düşük ortalamayla kabul almayı başaran öğrencilerin ders dışı alanlarda çok çok özel başarıları olduğunu varsayabiliriz.
Özetle, mükemmel bir not ortalaması seçkin Amerikan üniversitelerine girmek için zorunlu ama yeterli değil. Ortalaması 90’ın altında olan öğrenciler için ise kabul almak, imkansız olmasa bile oldukça olasılık dışı (kabul alanların sadece %2’si bu ortalamanın altında).
Bu yüzdelerdeki -akademik olarak oldukça da başarılı olan- öğrencilerin, elit sporcular, ailesi Harvard mezunu olanlar (legacy) ve Harvard’da okumak için yüklü bir bağışı göze alan ailelerin çocuklarından oluştukları (development case) kabul ediliyor.
Hozzászólások